Aslında başlıkta size formda kalmanın öz fikrini belirttim. Basit mantıkla hepimiz cefa olmadan sefa olmadığını yaşayarak ya da hayatı iyi gözlemleyerek anladık. Bu felsefe vücudumuz içinde geçerli yediklerimizi kontrol etmezsek, yediklerimiz bizi kontrol eder. Yiyeceklerden değil hayattan tat almayı öğrendiğimizde konu anlaşılmıştır.

Sizi sizden alan lezzetli bulduğunuz bir o kadarda sizi o an mutlu etse de sonrasında sizi mutsuz eden yiyeceklere birlikte alternatifler yaratalım.

 

Sıvı Tüketimi Önemli

Şeker hatta ne şekeri şekerden ucuz olduğu için başlıca çoğu paketli ürünün içinde yer alan glikoz, fruktoz şurubu eklenmiş yiyecekler içten içe karaciğer yağlanmasını tetikleyen asitli içecekler, şuruplu kahveler ya da meyve suyu taklidi yapan içecekler bunlara kimi meyveli sodalarda dahildir.

 

Değiştirin YERİNE;

Kulağa tanıdık gelecek ama taze meyve suları ya da birkaç dilim sevdiğiniz taze meyve eklenmiş maden suyunu tercih etmeyi deneyin. Siparişleriniz hep de kahve, çay ya da asitli içecekler olmasın. Vücudun artan asit yükü yağ yakmanızı zorlaştırır. 

Bilimsel çalışmalarda kahve ve çay yapısındaki tanin, kateşin ya da klorojenik asit gibi etken bileşikler ile açlık kontrolü, obeziteye bağlı şeker hastalığı, kalp damar sistemi hastalıkları, karaciğer rahatsızlıkları, bazı kanser türleri, alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklara kadar sıklığı her geçen gün artan hastalıklardan korumaya yardımcıdır. Ancak aşırıya kaçan her şey gibi yararlı olsalar da yanlış kullanıldığında zarar verici hale gelirler.

 

Yağ Tercihinde Doğallığın Önemi

Böylece kalıcı olur. Mutfağınızdaki gıda seçimlerinizde sağlığınıza faydalı olanları tercih etmeye çalışın. unutmayın hiçbir zaman geç değildir. Toplumumuz ağırlıklı olarak evde besin tüketme eğilimindedir. Margarin tercih etmeyin, fabrika üretimi margarinleri mutfağınızdan uzaklaştırın. Daha çok para verin ama sağlığınıza yatırım yapın. Pahalı olması tüketim miktarına daha çok dikkat etmenize de neden olabilir. Haliyle bol kepçeden kullanmamak her halükarda yararınıza olacaktır.

Margarinler, soya, ayçiçek, mısır, palm vb sıvı yağların koruyucu, renklendirici, homojeniteyi sağlayan maddeler ve işlem sırasında kayba uğrayan vitaminlerinin de eklenerek oluşturulan yağ kaynaklarıdır. Trans yağların zararlarının gündeme gelmeye başlamasıyla birlikte üreticiler trans yağ asidi miktarını düşürmeye yönelik franksiyonlama yöntemini kullanılarak elde edilmiş yağlar üretmeye başladı. Bu noktada fabrikadan sofraya gelene kadar soğuk zincirin korunması ve yüksek sıcaklıklara maruz kalmaması önemliydi. Sıvı yağların katılaştırma işlemi sırasında moleküllerin tamamı hidrojenasyona uğramayıp trans yağ oranını arttırdığı için basınç gibi faktörler ile trans yağ oranı düşürülmeyede çalışıldı. 

Ancak bu yağ çeşitleri vücutta doğal olarak metabolize olan doymamış yağ asidi kaynağı zeytinyağı, keten tohumu yağı ve doymuş yağ asidi kaynağı tereyağı, kaynatma et suyu, kuyruk yağı gibi doğal kaynakların yerini hiçbir zaman alamayacaktır.

 

Nasıl ekmek tüketmeliyim?

Ekşi mayalı ekmekler, yapısındaki laktik asit bakteri sayesinde antioksidan, kanser önleyici lunasin ve anti alerjik maddeler üretir. Fermente olduğu için bağışıklığınızı güçlendirici süper besinlerdendir. Bu nedenle ılımlı miktarda doğal ekmeği oto-immün rahatsızlıkları olanlarında tüketmesinde bir sakınca yoktur.

Diyet lifinden ayrılıp tiamin, niasin, riboflavin, B6, folik asit, B12, E vitamini ve selenyum, manganez, magnezyum, kalsiyum, demir, fosfor, çinko gibi minerallerinden ayrılmış beyaz ekmekler yerine, ekşi mayalı esmer unlu ekmekleri tüketin. Esmer ekmek çeşitlerinin daha besleyici olmasının yanında zengin lif içeriğiyle de sindirimi yavaştır. Buda daha az miktarıyla doymanıza ve tokluğunuzun daha uzun sürmesine yardımcıdır. Ayrıca beyaz ekmek gibi şekerinizin hızlıca yükselip düşmesine de yol açmaz. 

 

Balık, tavuk ve etleri kızartmayın

Çünkü kızarttığınız bu etleri bir trans yağ asidi kaynağı haline getiriyorsunuz. Trans yağ asitleri kötü kolesterolü yükseltir, damar sağlığını ve dolayısıyla tüm sağlığınızı dolaylı yoldan koruyan iyi kolesterolün düşmesine yol açar. Trans yağlar tam anlamıyla metabolize edilemediği için serbest radikal yükünü arttırarak hastalıklara davetiye çıkarır. Depresyon, kanser ve kısırlığa kadar birçok sağlık riskini arttırır. Kızartarak vücudunuzun; balıktaki D vitamini, omega 3 ve fosfordan ve tavuktaki triptofan, niasin, selenyumundan daha az faydalanmasına neden olursunuz. Kızartmak yerine ızgara, fırın ya da tencere yemeği şeklinde tüketmeyi deneyin.

Seçimler hayatınızı şekillendirir. Sağlığınızı koruyan bu alışkanlıkları hayatınıza yavaş yavaş yerleştirebilmeniz dileklerimle.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Kullanılabilir <abbr title="HyperText Markup Language">HTML</abbr> etiket ve semboller: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>

*

Merhaba, Nasıl Yardımcı Olabiliriz?