Vücudumuzun yaklaşık %60-70’i sudan oluşur haliyle vücudumuzdaki işleyişin olağan seyrinde ilerleyebilmesi için düzenli su tüketimi oldukça önemlidir. Su tüketimi, kan basıncını normalleştirir, kalp atışını stabilize eder, eklemleri yastıklayarak korur, hücrelere besin ve oksijeni taşır, vücut ısısını düzenler, organ ve dokuları korur, kabızlığı önler ve elektrolit dengesini sağlar.
Her gün yeterince su içmezseniz susuz kalma riskiniz vardır. Halsizlik, düşük tansiyon, baş dönmesi, bilinç bulanıklığı, baş ağrısı ve idrarın koyu renkli olması dehidratasyonun (vücudun susuz kalması) uyarı işaretleri arasında sayılır.
Su ihtiyacı yaşa, sağlık durumuna, hava sıcaklığına ve aktivite düzeyi gibi çok sayıda faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. The National Academies of Medicine önerisine göre erkekler yaklaşık 3,7 litre, kadınlar 2,7 litre sıvı tüketmelidir. Bu öneri su, diğer içecekler ve yiyeceklerden gelen miktarı kapsar. Siz yine de günlük 6-8 bardak su içimini hedef edinin (8×250 ml=2L). Su tüketiminizi arttıracak önerilere gelirsek:
1) Her yemekten önce 1 bardak su için
Gün içinde 3 ana öğün yaptığınızı düşünürsek 3 bardak su ile 750 ml’yi tükettiniz bile. Dahası bazen susuzluk hissi açlık ile karıştırılabilir. Yemeklerden önce bir bardak su içmek açlığınızın gerçek olup olmadığını da anlamanıza yardımcı olur ve daha az kalori tüketmenizi de sağlayabilir.
2) İş yerindeyken saatte bir bardak su için
Genel olarak 8 saat çalıştığınızı düşünürsek (8×250 ml=2) neredeyse günlük su ihtiyacınıza ulaştınız. Bu yöntem su tüketiminizi istikrarlı bir hale getirebilir.
3) Su içeriği yüksek yiyecekleri daha çok tüketin
Su içeriği yüksek besinler sıvı alımınızı siz fark etmeden arttırır. Sebze ve meyvelerin su içerikleri yüksektir. Marul %96, kabak-kereviz %95, kavun-karpuz %91 oranında su içerir. Suyu çiğniyormuş gibi düşünebilirsiniz.
4) Uyandığınızda ve yatmadan önce bir bardak su için
Sabahları bir bardak soğuk su daha kolay uyanmanızı sağlar ve uyanıklığınızı arttırır. Ek olarak yatmadan önce su içmek ağız kuruluğu ve ağız kokusuyla uyanmanızı önleyebilir.
5) Hatırlatıcılar kullanın
Eğer çalışırken su içmek sıklıkla aklınızdan çıkıyorsa bu yöntem size göre olabilir. Telefonunuza alarm kurabilir ya da su içmeyi hatırlatan uygulamaları kullanarak kendinize su içmeyi hatırlatabilirsiniz. Su içimi minik bir soluklanma sağlarken konsantrasyon ve algınızın da yükselmesini sağlar.
6) Suyunuzu renklendirin
Sürahinize ya da şişenize taze meyve (çilek, portakal, limon), sebze dilimleri (salatalık, zencefil, kereviz) ve otlar (fesleğen, nane, lavanta) koyarak biraz heyecan ve aroma katabilirsiniz.
7) Her tuvalete gittikten sonra bir bardak su için
Zaten rutininize ara vermiş olacaksınız. Bu mola su bardağınızı ya da şişenizi tekrar doldurmak için de en iyi fırsat olabilir.
8) Su içmenizi teşvik edecek objeler kullanın
Bazen su içmeye gitmek ayrı bir işmiş gibi gözünüzde büyüyebilir. Su tüketimini eğlenceli hale getirecek bardaklar, pipetler, şişeler satın alın. Onları gözünüzün göreceği alanlara çalışma masanıza, elinizin mutlaka gideceği çekmecelere ya da çantanıza iliştirin.
9) Özel aktivitelerinizi su içimi ile ilişkilendirin
Egzersiz ya da yürüyüşünüz bittiğinde şişeniz de bitsin. Kahvenizin demlenmesini beklerken su tüketin. Alkol alırken bire bir kuralına bağlanın yani bir kadeh tükettiğinizde belli bir miktar su da tüketin. Böylece alkol sonrası toparlanmanızda daha kolaylaşır.
10) Bitki çayına geçiş yapın
Kafein içeren içecekler vücudunuzu aynı zamanda dehidrite de eder. Tadını sevdiğiniz bitki çaylarını kışın sıcak, yazında buz katarak tüketin. Rooibos, nane, hibiskus, papatya sevilen alternatifler olabilir.
11) Su daki Ph’ın önemi
Çoğu içme suyunun pH’sı 6,5-8,5 aralığındadır. Suda ki karbondioksit miktarı arttıkça suyun Ph’sı düşer. Asitlerin ve alkalilerin etkileri asit ve alkalinin kuvvetine ve konsantrasyonuna bağlıdır. Ph tek başına belirleyici değildir çünkü su da ki asit ve alkalilik seyreltiktir. Mide asidi ise yaklaşık olarak 2 Ph’dadır. En kuvvetlilerinden limon suyunun Ph’sı 2.4, sirkenin ise 2.8’dir. İnsan sağlığı ile suyun pH’sı arasında doğrudan bir ilişki olduğunu tespit etmek imkansızdır.